ilk kez köpek sahipleneceklere tavsiyeler

İlk Kez Köpek Sahipleneceklere Tavsiyeler

İlk kez köpek sahipleneceklere verilecek öyle çok tavsiye var ki? Ben bunları ”köpek sahiplenmeden önce yapılması gerekenler’‘, ”köpek sahibi olduktan sonraki rutinler” ve ”köpekli bir hayat” başlıkları ile yazmak istiyorum.

Ben oldum olası köpeklere aşırı düşkün biriydim. Sokaktaki, ormandaki sahipsiz köpekler ya da aşırı konforlu şartlarda bakılan bakımlı, süslü köpekler arasında asla ayrım yapmadım. Hepsini aynı aşkla seviyorum, karşılaştığım her köpeğin gözlerindeki hüznü de mutluluğu da görebildiğim için kendimi şanslı hissediyorum.

Peki bu kadar severken neden bir köpeğim yok acaba? Cevabı çok basit; ben onları sahiplenmeyecek kadar çok seviyorum çünkü. Uzun yıllar önce kısa aralıklarla bir kaç tane köpeği sahiplenmiş biri olarak söylüyorum ki, şu anki yaşam alanım ve hayat tarzım bir köpeği sahiplenmek için uygun değil. Apartman dairesinde köpek bakılmaz mı, tabi ki bakılır. Benim buna bir itirazım olamaz elbette. Ama ben, ruhu uçsuz bucaksız alanlarda koşmak isteyen bir hayvanı küçücük bir eve hapsetmek, evde olmadığım zamanlarda gözü kapıda bekletmek istemiyorum. En büyük hayalim ise; evde benden başka canlıya tahammül edemeyen iki kızımın, devasa boyutlara ulaşacak bir köpeğin bebekliğinde ona ablalık yapacağı günleri görebilmek. Tabi ki bunun için evimin ve hayatımın daha uygun bir hale gelmesi de diğer bir hayalim.

Kedi, köpek, kuş, hamster ya da tropik bir hayvan.. Bir canlıyı sahiplenmek çok önemli bir iştir. Bunu tüm aşamaları ile düşünmek ve buna her anlamda hazır olmak gerekir. ”İlk Kez Kedi Sahipleneceklere Tavsiyeler” isimli yazımı yakın zaman önce yazmıştım. Dilerseniz buradan okuyabilirsiniz. Bu blog kedi ve köpekler hakkında olduğu için şimdi de, ilk kez köpek sahiplenecek olanlara tavsiyelere başlayayım.

Köpek Sahiplenmeden Önce Yapılması Gerekenler Nelerdir?

  • Bir köpek sahiplenmeden önce evde yaşayan herkesin buna hazır ve istekli olduğundan emin olmanız gerekir. Evde bir hayvanla yaşamak istemeyen tek bir kişi bile hem ev halkı hem de eve gelen hayvan için geri dönülmez bir mutsuzluk sebebi olabilir.
  • Eve gelecek köpek için uygun bir yer belirlenmesi en idealidir. Köpeğin evin tamamında dolaşma özgürlüğünü vermeden önce çitle çevrili bir alanda yaşamaya başlaması eğitimi ve alışma süreci için ideal olacaktır.
  • Köpeğin yavru ya da yetişkin olması, daha önceden sahipli ya da sahipsiz olması fark etmez, geldikleri yere adapte olmaları biraz zaman alacaktır. Bu sebeple köpeğinize alışma sürecinde biraz sabır göstermeniz gerektiğini asla unutmayın.
  • Köpekler kendilerine ait bir alana sahip olmaktan mutlu olurlar. Eve geldiğinde alışma sürecini hızlandırmaya yardımcı olacak bir yatağı olduğunu görürse tüm bu alışma süreci daha kolay ve keyifli geçecektir.
  • Köpeğinizi günde minimum 2 kez -2’den fazlasının mümkün olması için de çaba göstermelisiniz- dışarıya çıkarmanız gerekecektir. Bu sürelerin ortalama 30 dakika civarında olması yeterli olacaktır. Eğer sabahları ”5 dakika daha”cılardansanız ve akşamları eve geliş saatleriniz sürekli değişiklik gösteriyorsa köpek sahiplenme konusunu yeniden gözden geçirmenizi öneririm. Eğer hala köpek sahiplenme konusunda kararlıysanız o halde köpeğinizin boyutlarına uygun bir tasma satın almak için araştırma yapmaya başlamalısınız. Köpeğinizi sosyal ortamlarda ve araç trafiğinin olduğu bölgelerde asla tasmasız gezdirmeyin. Ne kadar eğitimli de olsa hem kendisini hem de çevredeki diğer canlıları tehlikeye düşürecek davranışlarda bulunması mümkündür.
  • Bir köpek sahiplendiğinizde ve onu gezdirme sorumluluğunu da aldığınızda dışkısını sokakta bırakmak yerine bir poşetle almanız son derece önemlidir. Benim şahsi fikrim, gezdirdiği köpeğin dışkısını toplamak, bir köpek sahibinin modern dünyaya uyumu ve medeniyet seviyesi hakkında ciddi bir ipucudur. Alışveriş listenize bir de köpek dışkı torbası yazmanızı öneririm.
  • Özellikle yavru bir köpek sahiplendiyseniz, bitmez bir enerji ile karşı karşıya olacaksınız. Küçük bebeğiniz sürekli gezmek, koşup oynamak isteyeceği için onun bu enerjisini atması en çok birlikte oynayacağınız oyunlarla mümkün olacaktır. Üstelik bu şahane anlar köpeğinizle yakınlaşmanız, aranızdaki bağın güçlenmesi ve eğitim için harika fırsatlar yaratacaktır.
  • Yavru köpekler 3 aylıkken başlayan ve 6-7 aylık olana kadar devam eden diş kaşıntıları sebebiyle buldukları her şeyi ısırma ihtiyacı hissedeceklerdir. Onların evdeki eşyaların tadına bakması ve oyun oynarken de olsa sizin elinizi ısırma alışkanlığı geliştirmemesi için mutlaka diş kaşıyıcı oyuncak almanız gerekir. Yavru köpekler, dişlerinin kaşınması, yetişkin köpekler de çenelerinin güçlenmesi için bunu yapar. Köpeğiniz evdeki eşyaları kemirmeye başladığında, kendi oyuncağı ile oynamaya teşvik ederek bu alışkanlığından vazgeçirebilirsiniz.
  • Tüm köpekler akıllıdır, ayrıca itaat etmek köpeklerin genel karakteristik özelliğidir. Ancak sizin ona yapması ve yapmaması gereken şeyleri net olarak söylemeniz ve bu konuda bir anlaşmaya varmanız gerekir. Belki profesyonel bir köpek eğitmeninden de destek almak isteyebilirsiniz ancak temelde bazı şeyleri (otur, kalk, bekle vs..) sizin öğretmeniz çok daha iyi olacaktır. Köpeğinizi eğitirken pek çok kitap ya da videodan destek alabilirsiniz. Ancak verdiğiniz eğitimlerin kalıcı olması için mutlaka ödül maması kullanmanızı öneririm.
  • Bir köpek sahiplenmeye karar verdiğinizde öncelikli olarak yapmanız gereken şeylerden biri de; sürekli gideceğiniz veteriner hekimle anlaşmaktır. Çünkü özellikle yavru bir köpek sahiplenmişseniz rutin aşıları ve gerekli durumlarda tedavi için veterinerinizle sürekli iletişim halinde olmalısınız. Eğer 24 saat açık bir klinik değilse acil durumlarla ilgili nasıl bir işleyişleri olduğunu da öğrenmenizi öneririm. Veteriner seçiminizi yaparken; yaşadığınız yere yakın, güvenilir, vicdanlı ve kolay ulaşılabilir olmasına dikkat edin. Her meslekte olduğu gibi veterinerlik mesleğinde de işini layıkıyla yapmayan insanlar görmek mümkündür. Benim şahsi kanaatim; sokak hayvanlarını bedelsiz ya da cüzi ücretler karşılığında tedavi eden ayrıca kapısının önünde her daim mama ve su bulunan veteriner hekimler sizi asla hayal kırıklığına uğratmıyor.
  • Köpeklerin belli aralıklarla banyo yapması gerekir. Bu rutin için de veteriner ya da bir köpek kuaförü ile anlaşmanız gerekir. Eğer evde kendiniz yıkayacaksanız cilt ve tüy sağlıkları açısından köpeklere uygun bir şampuan satın almanız son derece önemlidir.
  • Köpekler kediler gibi evde bir kaç gün yalnız bırakılabilecek hayvanlar değildir. O yüzden seyahate çıkarken eğer onu da götürme imkanınız olamıyorsa, böyle zamanlarda güvenle bırakabileceğiniz iyi bir pansiyon araştırın. Planlı ve plansız seyahatler için hazırlıklı olmak adına gereken tüm detayları önceden netleştirin.

Köpek Sahiplendikten Sonraki Rutinler Nelerdir?

  • Köpeğinizi günde en az 2 kez -mümkünse daha fazla – yürüyüşe çıkarmalısınız. Sabah ve akşam saatlerinin her gün aynı olmasına özen gösterin.
  • Köpekler ırklarına ve büyüklüklerine göre 8 ile 24 ay arasında yetişkinliğe erişir. Yavru olduğu süreçte günlük 3 öğün şeklinde beslerken yetişkinliğe ulaştığında günlük 2 öğün şeklinde besleme yapabilirsiniz. Yavru köpeğinize vereceğiniz mamanın; protein, karbonhidrat, kalsiyum ve  DHA (Doco Heksaenoik asit)bakımından zengin olması dengeli beslenme sağlar ve sağlıklı bir yetişkin olmasına yardımcı olur. Kuru mamalar köpeğinizin ihtiyacı olan tüm besinleri içerdiğinden bir köpek sahiplenmeden önce iyi bir mama seçmek için ciddi bir araştırma yapmanızı öneririm. Ayrıca kendi yemeklerinizden vermeniz mamasını yememesine sebep olabileceğinden en başından itibaren masadan yemek vermeye alıştırmayın.
  • Temiz ve iyi bir içme suyu verin. Su kabında her zaman taze su bulundurmayı unutmayın.
  • Köpeğinizi fiziksel aktiviteye alıştırın. Dolaştırmaya ya da tuvalet ihtiyacı için dışarıya her çıkardığınızda egzersiz amacıyla koşup oynaması için teşvik edin mutlaka.
  • Köpeğinizin kilosunu kontrol altında tutmaya özen gösterin. Çok zayıf ya da çok kilolu olması sağlık problemlerinin habercisi olabileceğinden düzenli veteriner kontrollerini ihmal etmeyin.
  • Köpeğiniz 6 haftalık olduktan sonra, her 3 ayda bir iç-dış parazit aşısı yaptırmalısınız.
  • Köpeğiniz 8 haftalık olduktan sonra, 21 gün arayla 2 doz şeklinde uygulanan karma aşıyı her yıl düzenli olarak yaptırmanız gerekiyor.
  • Yıllık olarak tekrarlanması gereken diğer aşılar; KUDUZ, CORONAVİRÜS ve LYME aşılarıdır. Başladığında tedavisi olmayan bazı hastalıklar aşı ile önlenebiliyor.
  • Eğer ekstra bir kirlenme söz konusu değilse ayda bir yıkanmak köpeğiniz için yeterlidir.
  • Köpeğiniz 6 aylık olduktan sonra süt dişlerinin dökülmüş ve kalıcı dişlerinin çıkmış olması gerekir. Kalıcı dişleri çıktıktan sonra günlük olarak diş temizliğini yapmalısınız. Köpeklerde ağız kokusu diş taşlarının varlığına işarettir ve temizlenmesi gerekir. 6-12 ay periyodunda diş muayenesi yaptırmayı ihmal etmeyin.
  • Köpeğinizin tırnaklarını düzenli olarak kesmezseniz ortopedik sorunlar yaşaması söz konusu olacaktır. Uygun bir makasla tırnak diplerine çok fazla girmeden tırnaklarını kesebilir ya da veteriner ve kuaförden destek alabilirsiniz.
  • Köpeğinizin tüylerinin daha sağlıklı olması ve tüy dökmesinin azalması için köpeğinizi her gün düzenli olarak taramalısınız. Bunu küçük yaşlardan itibaren yaparsanız köpeğiniz bunu sevecek ve birlikte zaman geçirmeniz için harika bir aktivite olacaktır.
  • Köpeklerin kulaklarının kıvrımlı yapısı parazit ve mantar oluşumu için çok müsaittir. Özellikle uzun kulaklı ve fazla tüylü köpeklerin kulaklarının düzenli olarak temizlenmesi gerekir. Bunu banyo ya da tırnak kesme rutinleri ile birlikte yapabilirsiniz. Köpeklerin kulakları iç kulak iltihabı için de çok hassas olduğundan, banyo sırasında kulağın içine dikkatlice yerleştireceğiniz bir miktar pamuk ile kulaklarını suya karşı korumak mümkündür.
köpekli bir hayat

Köpekli Bir Hayat

  • Köpekli hayat muhteşemdir. Karşılıklı olarak birbirinizin hayatını doldurursunuz, siz ona bir şeyler öretirken ondan da pek çok şey öğrenirsiniz.
  • Bir köpek sahiplenmeye karar verdiğinizde bunu bir ücret karşılığı yapmayın lütfen. Eğer bir canlıyı para ile satın almak fikri size o kadar da kötü görünmüyorsa, üretim çiftliklerinde hayvanların hangi şartlarda bakıldığı, nasıl muamele gördükleri konusunda küçücük bir araştırma yapın. Gördükleriniz hoşunuza gitmezse, satın alınmış ama daha sonra terk edilmiş köpekleri görmek için barınaklara ya da sosyal medyadaki yuvalandırma sayfalarına göz atmanızı öneririm. Bu kanallar ile bir sahiplenme yaparsanız hem bir köpeğe gerçekten ihtiyacı olan sevgiyi verebilir hem de hayvan ticaretinin yapılmasına destek sağlamamış olursunuz. Siz bunu bir düşünün bence 🙂
  • Sahip olmak istediğiniz köpeğin ırkına göre bakım, beslenme ve eğitim yöntemleri farklılık gösterebilir. Köpekle birlikte yaşamadan önce bu konular hakkında araştırma yapmayı ve bilgi sahibi olmayı unutmayın.
  • Köpekler inanılmaz duygusal hayvanlardır. Eğer bir köpek sahipleniyorsanız öncelikle onun hayatının merkezinde olduğunuzu asla unutmayın. Bir köpek sahibi olmak asla büyümeyecek bir çocuk sahibi olmak gibidir. Bakımı, eğitimi ve sizden beklediği sevgiyi verebilmek için ona ihtiyacı olan zamanı ayırmalı, sizinle yaşamaya uyum sağlayana kadar sabır göstermeyi ihmal etmemelisiniz.
  • Maddiyat gerektiren ihtiyaçlarını karşılayacak ekonomik güce sahip olduğunuzdan emin olmalısınız. Köpeğinizin daha uzun yaşaması, daha sağlıklı olabilmesi için, beslenmesine, aşı takvimine, bakım ve temizliğine özen göstermelisiniz.
  • Köpeğinizi ne kadar severseniz sevin asla çok fazla şımarmasına izin vermeyin. Yaptığı davranışların sonuçlarının sizin hoşunuza gidip gitmemesine göre ödül ve ceza sistemini mutlaka uygulayın.
  • Evde birden fazla kişi yaşıyorsa mutlaka bu kişilerden birinin köpeğe karşı otorite kurması gerekir. Patronun kim olduğunu öğretmezseniz ve herkes aynı yumoşlukla davranırsa söz dinletmeniz ya da herhangi bir şey öğretmeniz mümkün olamayacaktır.